Giderek sistematikleşip yaygınlaşan asimilasyon çabaları, bu olumsuzlukların temelini teşkil ediyor. Üstelik asimilasyoncu faaliyetler, sadece Alevilerin dışındaki malum odaklardan kaynaklananlardan ibaret değil. Bizzat Alevi saflarda, güçlü bir kendi kendini asimile etme hali yaşanmaktadır. Açıktır ki bu durum, Alevilerin tarihinde ender karşılaşılan boyutta bir kültürel ve psikolojik yozlaşma, politik açıdan ise tam bir gericileşmedir.
Bütün bu olumsuzluklardan en fazla etkilenenler ise hiç kuşkusuz, baskı ve terörden en fazla pay alan, asimilasyoncu çabaların ana hedefi durumundaki Kürt Alevilerdir. Aslını inkar etme, kendi dilinden, kültüründen ve inançsal değerlerinden kaçma şeklinde uç veren kimliksel kriz, Kürt Alevi toplumunu kemiren öldürücü bir yara haline gelmiş bulunmaktadır.
Elinizdeki çalışma, Alevilik sorunu çerçevesinde Kürt Alevilere, ondan öte Kürt halkının tamamına yöneltilmiş bütün bu tahriplere ve içten çürüme eğilimlerine karşı bir çıkış, bir başkaldırı düşüncesinin ürünüdür. Elbet bu işin en etkin yolu da dil, tarih, kültür, etnik kimlik ve inanç bazında ortaya atılan yanlış tezlerin üzerine yürümek, gerçeği bulup okuyucu ile paylaşmaktır ki elinizdeki eserde olanaklarım ve bilgi kapasitemin elverdiği ölçüde yapmaya çalıştığım budur.